Şu anda Fenerbahçe hücumuna liderlik eden Bosnalı forvet Edin Džeko, bu sezon Trendyol Süper Ligi’nde 12 gol attı. Özellikle, bu gollerin sadece 3’ü sezonun ikinci yarısında geldi – bu önceki yıllardaki performanslarını yansıtan ve kariyerinin tekrar eden bir özelliği haline gelen bir trend.
Son beş sezona bakıldığında, net bir model ortaya çıkıyor: Džeko, sezonun ortasından sonra gol üretiminde sürekli bir düşüş yaşıyor. 2022-23 sezonunda Fenerbahçe için 21 gol attı, ancak bunların 16’sı kış tatilinden önce geldi ve sadece 5’i ikinci yarıda geldi. 2022-23 Serie A sezonunda Inter Milan’da geçirdiği süre boyunca, toplam 9 golün sadece 3’ünü ikinci yarıda buldu. Benzer şekilde, 2021-22 sezonunda Inter için 13 lig golü attı, ancak sadece 5’i sezon ortasından sonra geldi. Desen daha da eskilere dayanıyor — Roma’daki 2020-21 sezonunda, toplam 7 golün sadece birini atabildi.
Bu istatistikler, futbol yorumcusu Alper Öcal tarafından beIN SABAH programında tartışıldı ve burada Džeko’nun kulüpteki mirası ve geleceği hakkında görüşlerini dile getirdi.
Öcal, “Edin Džeko, Fenerbahçe tarihinde her zaman önemli bir figür olarak hatırlanacak,” dedi. “Deneyim, liderlik ve sahada güçlü bir varlık getiriyor. Ancak, etrafında genç oyuncuların olmaması ve çok sayıda yaşlanan yıldızın varlığı takım için sorunlar yaratıyor. Džeko muhtemelen bu aşamada maksimum potansiyeline ulaştı ve performansının daha da düşmesi bekleniyorsa onu bir sezon daha tutmayı haklı çıkarmak zor.”
Buna rağmen Öcal, Džeko’nun hala Fenerbahçe’nin bir forvette araması gereken standartı belirlediğini vurguladı.
“Bir santraforda isteyebileceğiniz her şeyi bünyesinde barındırıyor: kararlılık, zeka, çalışma ahlakı. Zorluk, aynı özelliklere sahip ancak daha genç yaşta birini bulmak. Džeko gibi oyuncular nadirdir ve genellikle ancak 30’lu yaşlarının sonlarında müsait olurlar. Onu bu kadar değerli kılan şey budur: sadece takıma şu anda kattıkları değil, aynı zamanda bir forvetin nasıl olması gerektiğine dair örnek teşkil etmesidir.”
Tartışma, hem Džeko’nun katkılarını hem de Fenerbahçe’nin gelecek için plan yaparken karşı karşıya olduğu ikilemi vurguluyor: özellikle yaşın sınırlayıcı bir faktör haline gelmesiyle, tarzı ve etkisi taklit edilmesi zor bir oyuncuyu nasıl değiştirecekleri.